DOĞDUĞUNDAN BERİ HİÇ UYUMADI: MARSHALL D. TEACH (KARASAKAL)

DOĞDUĞUNDAN BERİ HİÇ UYUMADI: MARSHALL D. TEACH (KARASAKAL)



Başlarda sadece garip yanları olan bir karakter olduğunu sandığım, ama derine inince aslında ne kadar da korkunç bir "şey" olduğunu anladığım "biri" idi, Karasakal. Kendisi kim veya kimler? Söylenilen gibi, gerçekten de doğduğundan beri hiç uyumadı mı? Nasıl oldu da iki şeytan meyvesi yedi? Bu karakter ne yapıyor da bu kadar ilgi çekici, gizemli? Ve söylentiler ne kadar doğru?

Öncelikle şunu belirteyim ki, bu karakter hakkında söyleyeceğim çoğu şey teori olarak kalacak. Ardındaki gizemi öğrenmemiz için bir süre daha beklememiz gerekecek. Koskocaman spoiler'lar içeren bu karakter incelemesini okumadan önce dikkatli olun, yoksa ya karanlığa batarsınız ya da paramparça olursunuz! (Spoiler'ların hangi arc'lardan olduğunu not edeceğim.)


Marshall D. Teach Kimdir?


Küçük yaşta efsanevi korsan -Korsanlar Kralı ile aynı dönemde denizlerde bulunmasına rağmen döneminin en güçlü korsanı olarak bilinir- Beyazsakal (Edward Newgate)'ın gemisinde yolculuk yapmaya başladı. Karasakal hakkında o zamanlar bile garip söylentiler dolaşıyordu. Daha önce hiç uyumamış, deniliyordu.
Yami Yami no Mi (Karanlık Meyvesi) adlı şeytan meyvesini elde etmek, Teach'in hayalidir. Yıllarca Beyazsakal'ın yoldaşı olarak gemide sessiz sakin bir hayat geçiren, aksiyondan ve tanınmaktan özellikle kaçınan Teach; bir gün Karanlık Meyvesi ile karşılaşır. Olayın sorun olan kısmı, meyveyi bulan kişinin aynı tayfadan biri, Thatch adlı korsanın olmasıdır. Beyazsakal'ın, tayfası için geçerli olan çok katı bir kuralı vardır: Tayfadan kimse birbirini öldüremez. Ama bu, Teach için pek de sorun değildir. Meyveyi görünce gözü dönen Teach, dünyayı bir kenara bırakır ve meyveyi ele geçirmek için planlar yapar. Ardından Thatch'i bir gece vakti öldürür, meyveyi de alır ve kaçar. (Karasakal, gerçek bir korsandan esinlenilmiştir. Adı Teach diye geçer ama Thatch olarak da bilinir.)
Ardından Beyazsakal Korsanları'nın komutanlarından biri olan Portgas D. Ace, tafyası her ne kadar peşini bırakmasını söylese de Teach'i aramaya koyulur. Karasakal'ın hikâyesi bu şekilde tam anlamıyla başlamıştır. Bundan sonra da ara sıra gözükecek olan Karasakal, her göründüğünde büyük felaketlerin habercisi olacaktır...


İki Şeytan Meyvesi Yemesi







(Marineford Arc spoiler'ı içerir!)


Marineford Arc, bize inanılmaz bir savaş sundu. Şok üstüne şok yaşadığımız bu arc, bize aynı zamanda Karasakal hakkında birçok şey gösterdi. Bunların en büyüğü de şüphesiz, Karasakal'ın iki şeytan meyvesinin de gücüne sahip olmasıydı. Bilindiği üzere, kimse iki şeytan meyvesini yiyip de güçlerine sahip olamaz. En azından böyle biliniyordu. Ama izlediğimiz arc'ta Karasakal, Beyazsakal'ı öldürmüştür. Bu yaşanırken Beyazsakal ağır bir hastalıkla boğuşuyordu, bu yaşanmadan önce de yüzlerce kılıç darbesi, mermi ve birçok hasar görmüştür. Vücudunda delikler açılmış, yüzünün yarısı da -anime bize bıyığının yarısı diyor ama manga bize açıkça yüzünün yarısı diyor- Amiral Akainu tarafından eritilmiştir. Karışıklık olmaması açısından açıklamış olalım.

Beyazsakal ayakları üstünde, dimdik bir şekilde ölü hâlde dururken, Karasakal'ın bir "gösteri" yapacağı duyurulur ve Beyazsakal'ın üstüne bir örtü atarlar. Sonradan da Karasakal oraya girer. Çıktığında ise bir eliyle kendi gücünü kullanarak donanma askerlerini karanlık içine çeker. Ardından diğer eliyle de Beyazsakal'ın gücünü kullandığı görülür.

Bunun nedeni hâlâ netleşmiş değil. Bazıları sahip olduğu meyveye yedirdi diyor -ki, nesnelere bile şeytan meyvesi yedirmek mümkün olduğundan, bu çok da imkânsız durmuyor- diğer yanda da Karasakal'ın birden fazla ruhu olduğuna inananlar var. Bana en yakın gelen teori de bu. Nedenlerini ve teorinin sağlam oluşunu birazdan açıklayacağım.


Karasakal'ın Efsanevi Konuşması




(Jaya Arc spoiler'ı içerir!) 


Hasır Şapkalar gökyüzünde bulunduğu söylenen bir adaya gidecektir. Oraya gitmeden önce gemileri, Going Merry, onarılmalıdır ve kendi ihtiyaçları için bir şeyler almalılardır. Bu yüzden bu adaya gelirler. Kime bahsederlerse bahsetsinler, gökyüzündeki adayla ilgili dalga geçerler, ve Hasır Şapkaları aşağılarlar, hatta döverler bile. Korsanların hayalci oldukları dönemin bittiği, artık yeni bir dönemin başladığını söylerler. One Piece'in gerçek olmadığı bile söylenir. Bu olaylardan sonra Karasakal'la karşılaşırlar ve Karasakal, gökyüzü adasının var olduğunu söyler. Sonra devam eder, ama benim asıl ilginç bulduğum Karasakal'ın söyledikleri değil de, bunun hemen ardından Luffy ve Zoro'nun tepkileriydi.



Bahsettikleri Yeni Çağ saçmalıktan ibaret. Korsanların hayal kurduğu dönem bitti mi? Hadi oradan! İNSANLARIN HAYALLERİ... ASLA BİTMEZ!


 İlginç kısımlardan biri şu: İnsanların hayallerinin asla bitmeyeceğini söyleyen kişi, daha önce hiç uyumamış, dolayısıyla da hiç rüya görmemiş biridir.


İkinci kısım ise Luffy ve Zoro'nun söyledikleri.

Nami şöyle diyor: "... o da kimdi acaba?" 

Luffy: "Bilmiyorum... ama, 'o' değildi." 

Nami: "Ne? O zaman ne ki?"

Zoro: "Muhtemelen 'onlar'."


Hatırlarsanız Karasakal'ın birden fazla ruha sahip olmasını mantıklı bulduğumu söylemiştim. Nedenlerinden biri de buydu. Hatta çoğu kişi bunu çoktan gerçek olarak kabul etmiş, kaç tane ruhu olduğunu tartışmaya bile başlamıştır. Hemen söyleyeyim, üç ruhu olduğu söyleniyor. Karasakal Korsanları'nın simgesinde de üç tane kafatası var. Ayrıca Karasakal yanında hep üç tane tabanca bulunduruyor. Üçüncü bir şeytan meyvesi yiyeceği bile söyleniyor...


Birden Fazla Ruhu Varsa?..

Bu şekilde iki soru çıkıyor karşımıza....


Doğuştan mı?


(Drum Island Arc hakkında hafif spoiler içerir!)


Hasır Şapkalardan biri olan Tony Tony Chopper'ı bilirsiniz. Hatırlarsanız da, onun memleketine Karasakal, -tahminen tayfasından- dört kişi ile o adaya saldırmıştı. Bu bilgiyi aldığımız sıralar Luffy ve Sanji başka bir yerdeydi ve bundan haberleri yoktu. Luffy Sanji'ye kış adalarındaki insanların hiç uyumadığından bahsetmişti. Bu bilgilerden yola çıkarsak; Karasakal'ın Chopper'ın memleketine saldırmasının nedeni, onun da memleketinin olması diyebilir miyiz? Belki bir tür intikam içindir? Henüz bilemiyoruz, ama konuşmak serbest elbette.

Gerçekten de Luffy'nin söyledikleri bir bakıma doğruysa, Karasakal'ın birden fazla ruhunun olmasını buraya bağlayabiliriz. Ama bu şekilde, kış adalarında yaşayan hiç değilse bazı insanların da birden fazla şeytan meyvesi gücüne sahip olabiliyor olması gerekmez miydi? Bu nedenle bu durumu kış adalarına bağlamak mantıksız oluyor. Yine de, doğuştan olabilir. Ama henüz hiç bilmediğimiz bir kısım olduğu için bu konuda konuşmak zor.



Şeytan Meyvesinden dolayı mı?


Bazılarının dediğine göre Beyazsakal'ın şeytan meyvesini, Karasakal'ın şeytan meyvesi yemiştir, demiştik. Durum bu olunca, şöyle düşünüyorum: Karanlık Meyvesi'nin içine aldığı her canlının ruhu, Karasakal'da mı kalıyor? Eğer durum böyleyse de üç ruh teorisi de çürümüş olur, Karasakal Korsanları'nın simgesinin de bir anlamı kalmaz; Karasakal da pek çok ruha sahip olabilir. Böyle olsaydı da çoktan birçok meyve yemiş olurdu belki de... 

Bunların dışında, Oda'nın esinlendiği korsanı hatırlayalım. Adı Teach idi ama Thatch olarak da biliniyordu. Gerçekte Teach ve Thatch aynı kişi, sadece iki farklı şekilde tanınıyor. Ama dizide iki ismi de iki farklı kişi almış, ve biri, diğerini öldürmüştür... Buradan belki de bir şeyler anlamalıyız. Belki de çok büyük bir anlamı yoktur, ama Oda böyle şeyleri sever. 


Görünen o ki, birçok teori var; bazıları mantıklı, bazıları tamamen delilik, bazılarıysa eksik... Düşünürken özgürüz, milyonlarca teori üretmek de bize kalmış. Saçma da olsa düşünmeliyiz. Saçma olduğunun farkına varmak, bizi daha mantıklı düşünmeye sürükler.